Köpeğin Ahlakı

Yazar : Ergin Yıldızoğlu
İsbn : 9759843730
Yayın Tarihi : Ekim, 2005
Dil : Türkçe
Sayfa Sayısı : 243
Ölçü : 13,5 x 20 cm
Yayınevi : Gri Yayınevi

Doğduğumuzda dünyayı hazır buluruz. Bizden önce, bize sorulmadan oluşmuş, oluşturulmuş bir dil, kültür, gelenek, sosyal ve siyasi ilişkiler matrisi bir dünya bizi bekliyordur. Dili öğrenmenin, dışımızdaki dünyayı anlamlandırmaya başlayabilmenin maliyetini ödeyerek, dili öğrenirken, bu dünyanın kurallarına uymayı, disiplini kabul etmeyi ve kimi arzularımızdan vazgeçmeyi kabul ederek, çaresiz, bu dünyaya katılırız. Bunu bir başka biçimde de söylemek olanaklı. Doğmak, bir dünyanın içine atılmaktır. Bu dünya herkesi alır ve birbirine benzetir. Burada, öyleyse, ben kimim sorusu, daha biz bu dünyaya düşerken karşımıza çıkar. Biz bu dünyanın bize söylediği oluruz. Diğer bir deyişle bu dünyadaki sosyal varlığımız, "diğerleriyle, birlikte onlarla ilişki içinde aynı dünyayı paylaşarak" varoluşumuz, ruhsal varlığımızı, bilincimizi ve kimliğimizi belirler. Hemen şunu saptayabiliriz daha fazla ilerlemeden: Benim gibi bu topluma düşmüşler teker teker benim için ve birbirileri karşısında "diğeri" iken, toplumun tümü her birimiz ve hepimiz için bir başka "diğeri", Lacan'ın deyimiyle "büyük diğeri" olarak karşımıza çıkmaz mı? İyi de burada beni; benim dışımdaki, ben olmayan şey, birey olarak diğerleri değil de bütünsel olarak karşımda duran diğeri, büyük diğeri belirlemiyor mu, bu önermeye göre? Ve "ben kimim" sorusu "ben neden buyum" sorusuyla birleşmeye başlamıyor mu hemen? Beni ve herkesi içine atıldığı dünya, dışındaki "diğeri" belirliyorsa, Heiddeger'in şu saptamalarını göz önüne almakta yarar var: "Herkes diğeridir, kimse kendisi değildir'; kimse "otantik', özgün değildir! Peki ya özgürlük, diğer bir deyişle, dışarıdaki bir şey tarafından belirlenmeden yapılan tercih? Salt bana ait olan tercih? İlk anda bu ortadan kalkıyormuş gibi geliyor, bu "dünyaya atılmışlık içinde". Hem de iki düzeyde birden. Birincisi, her bir bireyin, diğerinin varlığını kabul etmeye, onun koyduğu sınırları tanımaya başlamasıyla birlikte oluşan bir sınırlama, kısıtlama, belirlenme.
******
DİKKAT!
İstanbul Kitapları (7654 kitap)
ve
Osmanlı Kitapları (2586 kitap)
Koleksiyonları satılıktır.
Çok kıymetli ve nadir kitapları da kapsayan bu
Koleksiyonları almak isteyenler
İletişim paragrafından lütfen mesaj gönderin...